ENES KARA
20 Şubat 2022 , Pazar
ENES KARA
Enes
Kara’nın intiharı, sözün bittiği yerdir.
Bu saatten
sonra yazılan da çizilen boşunadır.
Yirmi
yaşında gencecik bir tıp öğrencisi göz göre göre yok olup gitti…
Haberi
sosyal medyada duyup öğrenince ağlamaktan göz damarlarımız kurudu.
Gencecik, tertemiz,
pırıl pırıl bir çocuk!
Ne kadar
masum…
Ne kadar aç
özgürlüğe…
İsyan ediyor
yaşadıklarına.
Mutsuz ve
umutsuz…
Beklentisi
kalmamış gelecekten
Yaşamdan
kopmuş…
Onun için
yaşamak anlamını yitirmiş.
İntiharı bir
kurtuluş olarak görmüş.
Keşke
intiharı değil de sesini duyurmayı seçseydi.
Duyursaydı
sesini…
Duysaydık...
Söküp
alsaydık ecelin elinden Enes Kara’yı
Bir, iki
değil kurtarılacakların sayısı.
Belki binler
belki on binler…
Mesele
derinde.
Sistemlerden
kaynaklı sorunlar.
Enes Kara…
Sesi oldu
binlerin, on binlerin ölümü pahasına.
“Kurtarın
bizi!” dedi.
Özgürce
düşünmek ve özgürce yaşamak!
Boşuna değil
bu söylem.
Artık yeter!
Dünya da
zaman da yaşam da değişti.
Bilim çağını
yaşıyor insanlık!
İnsanları bir
kalıba sokup, gözlerini kör, kulaklarını sağır edemezsiniz.
Bir cemaate,
bir tarikata mahkûm edip; kişileri dünyadan bağını koparamazsınız.
Ne kadar
baskı kurarsanız o kadar isyan eder insanlık.
Ya bir yol
bulurlar ya da bir yol açarlar…
Duymazsanız,
görmezseniz bu isyanı…
Enes Kara ne
bir ilk olur, ne de bir son…